Hikâye, Mantıku’t-Tayr’daki papağanı temsil eden seyyah karakterinin, eşkıyalardan kaçarken bir papağan kuşunu takip ederek tekkeye sığınmasıyla başlar. Seyyah, tekkeye sadece bir misafir olarak giriş yapmaz; kendisiyle beraber, ömür boyu heybesinde biriktirdiği insan hikâyeleri de giriş yapar. Anlattığı her hikâye; tekkedeki bir dervişin ihtiras, makam, şöhret, kazanç, aşk gibi saklı duygularını ve zaaflarını uyandırır. Mantıku’t-Tayr’daki bülbül, keklik, doğan, hüma, baykuş, üveyik, kaz, kuyruksallayan ve tavus kuşunu temsil eden 9 derviş, bu saklı duyguları ve zaaflarının tesiriyle hareket eder ve nihayetinde belli imtihanlarla karşı karşıya kalır. Bu imtihan eşiğinde rehber Hüdhüd sembolündeki Şeyh devreye girer ve tıpkı Mantıku’t-Tayr’da olduğu gibi sembolik hikâyeler vasıtasıyla dervişlere zaaflarının yol açacağı hataları vurgulayıp seyr-ü sülük, yani Kaf Dağı’ndaki Simurg yolculuğuna devam ederler.
Ortalama Puan: 6.0/10
30 Bölüm
24 Nisan 2020 tarihinde yayınlandıEşkıyadan kaçan bir seyyah, şeyhlerinin mihmandarlığında çetin bir benlik yolculuğuna çıkmaya hazırlanan dokuz dervişe katılır.
Seyyah, Derviş Fazıl’a Horasan’ın manevi güneşi Molla Cami’nin hikayesini anlatır.
Derviş Fazıl, şeyhini ve dergâhı bırakıp saraya giderek başkâtip olur. O artık kafesteki doğandır.
Derviş Sami, Seyyah’ın anlattığı hikaye ile fark etmeden gizli bir kibir ve riyaya kapılır.
Şeyhi tarafından sikkenin kendisine verileceğini düşünen Sami hayal kırıklığı yaşar. Şeyhi sikkeyi Derviş Süleyman’a vermiştir.
Derviş Kerem, beşeri aşkla sınanır.
Derviş Kerem, kandil yağı almak için çıktığı çarşıda kandilcinin kızını görür ve kendinden geçer.
Derviş Kerem, fani aşkı baki aşka değişmek gafletinde bulunduğunu anlar.
Derviş Bahri ve bağlandığı atının hikayesi başlıyor...
Derviş Bahri ve bağlandığı şahbaz atının hikayesi devam ediyor...
Derviş Atıf’ın imtihanı başlar...
Seyyahın anlattığı, Fuzuli’nin “Zahid ve Rind” hikayesi Derviş Enes’i çok etkiler.
Derviş Enes heves ettiği rint ve safa meclislerine zihnen adım adım yaklaşmaktadır.
Derviş Yunus’un gayretle imtihanı...
Derviş Yunus’un imtihanı devam etmektedir.
Derviş Süleyman’ın emanet ile imtihanı...
Derviş Süleyman’ın emanet ile imtihanı devam etmektedir.
Seyyah Âdem dergâhta yeteri kadar kalmış artık ayrılık vaktinin geldiğini düşünmüştür.
Bu bölümünde Seyyah Âdem’in hikâyesi devam etmektedir.
Seyyah uyuduğu rüyadan uyanır.
Şehirde ve dergâhta kıtlık başlamıştır. Hem içecek su hem de yiyecek sıkıntısı baş gösterir.
Dergâhtaki hastalık azalmaya başlamış bazı dervişlerde iyileşmiştir.
Derviş Cihan ile Kerem, Şeyh'in verdiği görevi yerine getirmek için çıktıkları marifet vadisini Allah’a tam tevekkül ederek geçerler.
Şeyh, yoksul köylünün başına gelen zulmü anlatması ve sultanın has adamını uyarması için Derviş Fazıl’ı saraya yollar.
Derviş Yunus ölen babasını defin için Derviş Atıf ile evine gider. Kardeşinden babasının bir vasiyeti olduğunu öğrenir.
Şeyh Efendi, Derviş Sami ve Süleyman’ı bir Allah dostunu görmeleri için yollar.
Dergâha amansız bir hırsız dadanmıştır.
Dergâhın kandillerini çalan hırsız, efendisinden aldığı yeni bir emirle kalan diğer kandilleri çalmakla görevlendirilir.
Seyyah, dergâha gelmiş istediği ilacı Şeyh Efendi'ye getirmiştir.
Şeyh Efendi çok hasta olarak artık ahir ömrünün sonuna gelmiştir.
Yorum yapmak için Giriş yapın veya Kayıt olun.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun!