Hava, Su, Toprak, Ateş… Kaderleri birbirine bağlanmış dört ülkedir. Ateş, Su, Hava, Toprak ulusları barış içinde yaşarken, Ateş kabilesi hepsine birden savaş açar ve dört elementi simgeleyen bu ulusların topraklarını işgal eder. Ateş Ülkesi’nin diğerlerine karşı vahşice bir savaş başlatmasıyla bir anda herşey değişir. Koskoca bir yüzyıl geçtiği halde bu yıkım sürecini değiştirecek en küçük bir umut belirtisi bile yoktur. Ateş ulusunu sadece bir kişi durdurabilir: Avatar. Yıllar önce ortadan kaybolmuş olan Avatar, 100 yıl sonra bir çocuk görünümündeki Aang olarak yeniden ortaya çıkar. Aang, dostları Katara ve Sokka ile birlikte Ateş ulusunu engellemeye çalışacaktır.
Ortalama Puan: 8.7/10
24 Bölüm
30 Nisan 2002 tarihinde yayınlandı20 Bölüm
Güney Su Kabilesi'nden kardeş olan Katara ve Sokka, bir buzdağındaki donmuş Avatar'ı bulurlar. Bu Avatar; Aang adında 12 yaşında Hava Bükücü bir çocuktur. Üçü birlikte, Aang'in Avatar eğitimine başlayabilmesi için usta bir su bükücü bulmak üzere Kuzey Kutbu'na doğru yolculuğa çıkarlar!
21 Şubat 2005 tarihinde yayınlandı20 Bölüm
Aang, Katara, Sokka ile hayvan dostları Appa ve Momo, hep birlikte Avatar olarak kaderlerini gerçekleştirme arayışına devam ederler. Avatar döngüsüne göre, grup şimdi Aang'e öğretecek usta bir toprak bükücü aramak için Toprak Krallığı'na gitmelidir.
17 Mart 2006 tarihinde yayınlandı21 Bölüm
Aang, Azula ile yaptığı savaştan uyandığında, Ba Sing Se'nin düştüğünü ve dünyanın onun öldüğünü düşündüğünü fark eder. Bu yüzden o ve arkadaşları, Kara Güneş Günü'nden önce Ateş Lordu Ozai'yi bulmak için gizlice Ateş Ulusu'na doğru yola çıkarlar. Prens Zuko, muzaffer oğul olarak eve döner, ancak kısa süre sonra babasından çok özlediği onurun değersiz olduğunu anlar. Yeni ittifaklar kurulur ve Avatar Takımı, Ateş Lordu'nu durdurmak için yeni bir plan yapar. Ancak onu zamanında bulabilecekler midir?
21 Eylül 2007 tarihinde yayınlandıBirkaç hafta bilinçsiz bir şekilde uyuduktan sonra, Aang sonunda kendine gelir. Aang ayıldığında kendini bir ateş ulusu gemisinde bulur. Çok geçmeden arkadaşlarının da gemide olduğunu farkeder. Toprak Krallığı tamamen ateş ulusunun eline geçmiş, Toprak Kralı ülkeden ayrılmıştır. Ayrıca tüm dünya Avatar'ın öldüğünü sandığı için bu da Ateş Ulusu'na karşı bir avantaj olacaktır. Ve tüm dünyanın kendisinin öldüğünü sanması Aang'e göre başarısız olduğu anlamına gelmektedir. Bu düşüncelerle gizlice gemiden ayrılır ve tek başına denizde seyahat etmeye başlar. Diğer yandan 3 yıllık sürgünü sona eren Zuko, ülkesine geri dönmüştür.
Çocuklar artık ateş ulusu topraklarındadır. Aang, kafasındaki işaretin görünmemesi için bir kafa bandı takar. Ancak Aang'in giydiği kıyafet bir okul üniformasıdır. Onun başıboş sokakta dolaştığını fark ettiklerinde hemen yakalayıp okula teslim ederler. Diğer yandan Zuko, Azula'nın şüpheli konuşmalarından etkilenerek Avatar'ın hala hayatta olduğuna iyice inanmıştır. Aang, okuldaki arkadaşlarının kendilerini sıkıcı disiplin ortamından biraz uzaklaştırabilmesi ve daha özgür hissedebilmeleri için bir şeyler yapmak istemektedir. Bunun için kaldıkları mağarada bir akşam bir dans partisi düzenler.
Çocukların yolu Ateş Ulusu'na ait fakir bir balıkçı köyüne düşer. Köy, bir nehir üzerine kuruludur. Ateş Ulusu ordusu, metal ihtiyacını karşılamak için köyün çok yakınına bir fabrika kurmuştur. Yıllar içinde fabrikanın atıkları nehri kirletmiş, köyün geçim kaynağı olan balıkçılık, imkansız hale gelmiştir. Bu nedenle köylüler hem aç hem de kirlilikten dolayı hastadır. Katara hariç geri kalan tüm grup üyeleri, Ateş Lordu ile savaşın daha acil ve önemli olduğunu savunurlar ve köyden ayrılırlar. Fakat Appa'nın hastalandığı için geri dönerler. Köydeki herkes daha iyi ve daha neşelidirler.
Ateş ulusundaki seyahatine devam ederken çocuklar, bir köyün çok yakınına bir göktaşı düştüğünü ve çıkan yangının kısa zamanda köyü yok edeceğini farkeder ve hemen duruma müdahale ederler. Katara, Toph ve Aang, bükme yeteneklerini kullanarak yangını kısa sürede söndürür. Bu sırada Sokka kendisini işe yaramaz ve değersiz hisseder. Diğerleri gibi bir yeteneği olmadığı için onlar kadar özel olmadığını düşünür.
Ateş Lordu sarayda danışmanlarıyla özel bir toplantı düzenlediği için Azula, Zuko ve arkadaşlarını Kor (Ember) Adası'ndaki Lo ve Li'nin evine gönderir. Başta Zuko olmak üzere hiç kimse bu zorunlu tatilden memnun değildir. Ancak Lo ve Li onlara bu adanın büyülü bir yer olduğunu, kendilerini ve birbirlerini anlamaya yardımcı olacağını söyler. Avatar'ın yaşıyor olduğuna dair bilgi, Zuko'nun Avatar'ı bulup öldürmesini emrettiği "Combustion Man"in eline geçer.
Zuko, kendisine gelen gizli bir mesajı izleyerek Ateş Ulusu'nun gizli tarihinin saklandığı yere ulaşır. Burada büyük dedesi olan Lord Sozin'in ölmeden önce yazdıklarını görür. Zuko geçmişin gizlenen yüzünü okuduklarından öğrenirken, aynı anda Aang de ruhlar dünyasında avatar Roku ile buluşmuş, aynı hikayeyi Roku'nun kendisinden dinlemekte ve izlemektedir. Çocukken birbirinin en iyi arkadaşı olan Roku ve Sozin, Ateş Ulusu'nda yaşamlarını sürdürmektedir. Sozin'in kraliyet ailesinden olması ise arkadaşlıklarına engel değildir. Ancak bir gün Roku'nun yeni Avatar olduğu açıklanır. Roku'nun eğitimini tamamlaması için dünyayı dolaşması gerekmektedir. İki dost birbirinden ayrılır.
Grubun Ateş Ulusu'ndaki yolculukları devam ederken, Avatar'ın su ve toprak bükme eğitimi de sürmektedir. Ancak Katara ve Toph arasında bazı anlaşmazlıklar çıkmaya başlar. İkili arasındaki gerginlik, Toph'un kasabada bükme yeteneğini kullanarak bir grup sokak kumarbazından haksız yere para kazanması ve uyarılmasına rağmen bunu sürdürmesi sonucunda aranan bir "kaçak" haline gelmesiyle zirveye çıkar. Küslüğün giderilmesi için Aang ve Sokka'nın başarısız girişimleri başta başarısız olsa da küslük sona erer.
Dolunaylı bir gecede çocuklar ormanda kamp yapmış, ateşin etrafında birbirlerine korkunç öyküler anlatmaktadır. Sokka'nın hikayeleri sıkıcı gelince, Katara annesinin başından geçen gerçek bir olayı anlatır. Bu üzücü hikayeden çocuklar gerçekten çok etkilenir. Bir yandan da Toph, yerin altından çığlık atan insan sesleri duyduğunu söyler. Tabii ki kimse ona inanmaz, bunun da korkutucu hikayelerden biri olduğunu düşünürler.
Ateş Ulusu'nun tamamen güçsüz kalacağı güneş tutulmasına ve bundan faydalanarak yapılması planlanan saldırıya 4 gün kalmıştır. Ekip buluşma yerine erkenden ulaşmıştır. Artık beklemekten başka yapacakları bir şey kalmamıştır. Herkes saldırıya kadar dinleneceği için sevinçlidir. Ancak Aang saldırıya sadece 4 gün kaldığını ve Ateş Lordu ile karşılaşmaya henüz hazır olmadığını düşünerek panik olmuştur. Bu durum gece gördüğü kabuslarla daha da korkutucu bir hal alır.
Sonunda saldırı günü gelmiştir. Aang ve arkadaşlarına yardım etmek üzere başta Güney Su Kabilesi savaşçıları, yanlarında bataklıktan yardıma gelen Tho ve Due, toprak halkından Haru ve babası, Toph'un kasabasından eski rakipleri Hippo ve Boulder, kuzey hava tapınağından çılgın mucit ve oğlu ve daha birçok eski dost, saldırıya destek olmak için buluşma noktasında toplanır. Saldırı planının gruba açıklanması gerekmektedir. Saldırı iki aşamada olacaktır, deniz ve kara... Bu sırada Ateş Ulusu'nda da ilginç gelişmeler olmaktadır. Tutuklu olan Iroh, sanki gelecek tehlikeden haberdar gibi hazırlık yapmaktadır.
Yorum yapmak için Giriş yapın veya Kayıt olun.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun!